Kayıtlar

BORÇ

Resim
Türkiye’de tüketicilerin bugüne ve geleceğe bakış açılarını anlatan, maddi güçlerini değerlendiren çeşitli ölçümleme yaklaşımları bulunuyor. Bu yaklaşımların en önemlilerinden birisi TÜİK ve Merkez Bankası işbirliğinde uzun süredir gerçekleştirilen ve sonuçları her ay açıklanan Tüketici Güven Endeksi isimli çalışma. Bu endeks birçok alt parametreden oluşuyor, ülkenin ve tüketicilerin ekonomik koşullarına ışık tutuyor. Tüketici Güven Endeksi çok uzun süredir negatif bir seyir izliyor ve tüketicilerin karamsar ruh hallerini gösteriyor. Bundan beş sene önce 92 seviyesinde olan tüketici güven endeksi bugün 83’e kadar düşmüş bulunuyor ve hanelerin mali koşullarını gösteren endeks de bu yıllar arasında neredeyse hiç değişmeden aynı kalmış durumda, 75. Tüketicilerin tasarruf etme eğilimini gösteren endeks de içinde bulunduğumuz ay 35’i gösteriyor. Borçlanma eğilimi gösteren endeks ise beş sene önce 33 iken, bu sene 52’ye yükselmiş bulunuyor. Bu endeksler 0 ile 200 arasında değişiyor ve 10...

YENİ YIL YENİ UMUTLAR

Resim
  Sosyal ve kültürel genlerimize nakşetmiş bir gerçeklik; yeni yıla yönelik beklentilerimiz her zaman aydınlık, umut ve mutluluk dolu oluyor. Ancak, her şeyin alt üst olduğu 2020 yılına has olarak bu cümleyi di’li geçmiş zaman kipinde kurmamız gerekiyor. Bu yıl toplum ve iş dünyası yeni yılı farklı beklentiler içinde karşıladı.     2020’de Tüketiciler … Türkiye 2020 yılını bir ruh halinden diğerine salınarak geçirdi. Toplumsal olarak ağır bir travma yaşadık, çok yaralandık, çok zedelendik. Pandemi hepimizde ağır bir hasar yarattı, derin izler bıraktı. Dünyadaki birçok ülkeden farklı olarak biz COVID 19’a ağır bir ekonomik kriz içinde yakalandık. İşte tam da bu nedenle pandeminin yarattığı yeni ekonomik koşulları biz çok daha ağır olarak hissettik. Salgının ilk başladığı Mart ayından normalleşmeye yavaş yavaş geçiş yaptığımız yaz aylarına kadar olan dönemde bir travmanın hemen hemen tüm aşamalarını hızlı bir şekilde deneyimledik; önce bu salgını zihnimizde inka...

2021’DE İŞ DÜNYASI

Resim
  Artık adetten diyebiliriz; her yılın sonunda Türkiye’nin büyük şirketlerinde üst düzey yönetici olarak çalışanların katılımıyla ülkenin geleceğine bakıyoruz ve iş dünyasının nabzını tutuyoruz. İlkini 2018 yılında gerçekleştirdiğimiz araştırmamızın bu yıl üçüncüsünü tamamladık.   2020’ye Girerken … 2019 yılını bitirip 2020 yılına girerken gerçekleştirdiğimiz İş Dünyası Ekonomik Gündem Araştırması’ nda çalışmamız üç net mesajı bizimle paylaşmıştı (1). Birinci mesaj, iş dünyasının 2020 yılına bir önceki yıla kıyasla daha umutlu ve iyimser bir ruh hali ile girdiğiydi. İkinci mesaj iş dünyasının bu iyimserliği temkinli bir iyimserlik olarak tanımlaması ve yılı bu çerçevede planlamasıydı. Araştırmanın üçüncü önemli mesajı da güvensizlik duygusu üzerineydi ve iş dünyası alınan ekonomik önlemlere ve Hükümet’in ekonomi politikasına güven duymuyordu. 2020’ye girerken iş dünyasına göre ülkenin en önemli sorunları ekonomik kriz ve işsizlik olarak tanımlanıyordu. Bu konul...

PROTESTO VE DİJİTAL GÖÇ

Resim
  Geçtiğimiz hafta gündemi meşgul eden üç önemli olay yaşadık ve böylece 2021 yılına da hızlı bir başlangıç yapmış olduk. Her üç olayın da ortak noktası farklı şiddetlerde de olsa toplumsal bir tepki içermeleri, bir “protesto” olmaları. Bu olaylardan ilki tüm dünyanın gündemine birinci sıradan girdi ve günlerdir gündemimizin baş köşesinde duruyor. ABD’deki seçim sonuçlarına itiraz eden Trump yanlıları Kongre Binası’nı işgal ettiler ve seçim sonuçlarının resmi olarak onaylanmasına engel olmaya çalıştılar. Irkçı, cinsiyetçi, homofobik, yabancı düşmanı, İslamofobik, dindar ve anti-elitist Amerikalılar seçim sonuçlarını tanımamak adına hakikat sonrası dönemi siyasetinin önemli hareketlerinden birisini başlattılar.   Özünde faşizan izler taşıyan güruhun bu hareketini kimisi darbe, kimisi de kalkışma ya da en hafifinden protesto olarak tanımladı. Kongre işgalinden akıllara kazınan iki net sonuç var. Birincisi, Amerikalıların bu konu hakkındaki güncel düşünceleri ve bu düşüncen...

İYİMSERLİK

Resim
Adettendir, yılın son günlerinde herkesin içini bir yeni yıl heyecanı sarar, yeni yıla dair özel bir kutlama yapsak da yapmasak da içimizi mutluluk ve iyimserlik kaplar. Geleceğe umutla bakarız. Yılı gösteren rakamlardaki bir iki değişikliğin birçok soruna mucizevi bir şekilde dokunacağına ve bizi sorunsuzluğa taşıyacağına naifçe inanırız. Gelecek çekicidir, gelecek gizemlidir, gelecek iyi ve güzel olanın tohumlarını taşır. Kuşkusuz ki, hepimiz yeni yılı özel kutlamalarla karşılamıyoruz, yılbaşı kutlaması hepimizin önemsediği ve gerçekleştirdiği kutlamalar arasında yer almıyor. Kimilerimiz ekonomik nedenlerle, kimilerimiz de dini gerekçelerle yeni yıl kutlaması yapmıyoruz. Kutlama yapanların çoğunluğu da yeni yılı evlerinde aileleri ile birlikte karşılıyor. Bu sene pandeminin de etkisiyle yılbaşı kutlamaları tamamen iptal edildi ve evlerimizle sınırlandı. Ancak, evlerimizde bile özel bir kutlama yapmaya çok fazla isteğimiz ve hevesimiz yok. Yeni yılın gelişini kutlasak da kutlamasa...

2020: DAMGA VURANLAR

Resim
  Zaman bizden bağımsız bir mefhum, kendi dinamikleriyle hareket ediyor. Varlığı ve doğası fizikçilerin ve felsefecilerin çalışma alanı. Bizler ise onu anlamlandırabilmek adına yıllara, aylara, günlere ve daha da küçük zaman aralıklarına bölüyoruz; zamanı belirli kesitlere ayırıyoruz. Hayatımızı bu kesitler üzerinden anlamaya ve anlamlandırmaya çalışıyoruz. Bugüne, geçmişe ve geleceğe bu kesitler üzerinden iz bırakmaya çalışıyoruz.   Yıl da bu kesitlerin en anlamlılarından birisi. Her yılın sonunda geriye dönüp bakıyoruz ve kendimize bir Z raporu çıkarıyoruz. 2020 yılı hepimizin hayatında bir çok ilke imza attı; tüm dünyayı ve bireysel hayatlarımızı alt üst etti, değiştirdi ve dönüştürdü. Bütün bir sene boyunca yaşadıklarımızı, duygu ve düşüncelerimizi, istek ve beklentilerimizi anlamaya çalıştık. Bu alt üst oluş süresince araştırmacılar, sosyologlar, ekonomistler, felsefeciler, psikologlar, fütüristler, pazarlamacılar, siyaset bilimciler ve tüm bilgi ve irfan üretenler ol...