Kayıtlar

YAŞLANIYORUZ

Resim
    Hangi amaçla gerçekleştirilirse gerçekleştirilsin, bir ülkenin toplumsal yapısını incelerken ilk bakılması gereken temel göstergelerden birisi o ülkenin nüfus yapısıdır. Nüfus yapısı bir ülkenin ekonomik, siyasi, kültürel ve sosyal yapısı hakkında bize en temel bilgileri sağlar. Bu yapı, ülkenin bugününü anlattığı kadar geleceğini de bugünden resmeder.   Türkiye’nin nüfus yapısı da son yıllarda son derece hızlı bir dönüşüm gösteriyor ve bu dönüşüm kolay kolay hız keseceğe benzemiyor. Üstelik Türkiye’nin değişen nüfus yapısı sadece tek bir parametre ile özetlenebilecek bir değişim de değil; Türkiye birçok açıdan önemli bir demografik değişim yaşıyor.   Bugünün Nüfus Yapısı Hepimizin bildiği gibi, TÜİK her yılın başında ülkenin nüfusu hakkındaki temel bilgileri paylaşıyor. Benzer bir açıklama bu sene de yapıldı ve nüfusumuz bir önceki seneye kıyasla 1.065.911 kişi artarak 84.680.273 kişiye ulaştı. Nüfus artış hızımız da 2021’de binde 12.7 ve ortanca yaşım...

REGÜLASYON

Resim
  Bir toplum kendini nasıl yeniden üretir; nasıl çoğalır, büyür; nasıl zenginleşir? Bu sorunun yanıtı kesinlikle sadece ekonomi alanı ile sınırlı değil. Büyüme ve zenginleşme gibi kavramlar zihnimizde öncelikle ekonomi ile özdeşleşmiş bulunuyor, çağrışımlar hep ekonomik kazanımlar üzerine kurulu. Oysa ki, toplumların büyümesinin, kendini geliştirmesinin ve zenginleştirmesinin yolu sadece ekonomiden geçmiyor. Toplumların kendi kaynaklarını kullanarak gerçekleştirdiği her tür üretim büyümeye ve zenginleşmeye giden yolun kilometre taşlarını oluşturuyor. Sanat bu kaynaklardan biri; ister müzikten, edebiyattan, ister dizilerden veya filmlerden söz edelim üretilen her bir eser, bu eser üzerine yazılan her bir yazı, edilen her bir söz aslında toplumun kendini üretmesi, büyütmesi ve zenginleştirmesi anlamına geliyor. Keza teknolojik ve inovatif gelişmeler ve yaratılan ürünler de öyle. Cep telefonunda kullanılacak bir yazılım da, bir buzdolabının akıllı ve ağ bağlantılı bir ürün olara...

VİDEO

Resim
  Hatırlayanlarınız olacaktır, Türkiye geçtiğimiz sene yaz aylarında aşılanma sürecinin hız kazanması ve vakaların düşmesi ile birlikte hızlı bir normalleşme sürecine girmiş ve iki yasak hariç tüm pandemi ilintili yasakları kaldırmıştı. Bu yasaklardan biri bugün hala devam eden 24:00 sonrası müzik yasakları idi.   Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “kusura bakmasınlar, gece kimsenin kimseyi rahatsız etmeye hakkı yoktur” cümlesi eşliğinde saat 21:00’den 24:00’e çekilen bu yasak Sia Insight’ın metropollü seçmenler nezdinde gerçekleştirdiği araştırmaya göre kamuoyunun büyük ilgisini çekmiş ve seçmenlerin çoğunluğu da bu yasağı desteklememişti (1) . Müzik yasağı ile ilgili olarak aynı dönemde ilginç bir gelişme daha yaşanmış ve CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu mutfağında hazırladığı bir videoyu gece yarısı tüm sosyal medya hesaplarından paylaşmış ve gençlere seslenmişti. Bu paylaşım, metropollü seçmenlerin yüzde 41’ine ulaşmıştı. Bu video ile ilgili tüm seçmen kitlesinin değerlendir...

MUHALEFET VE TOPLUMSAL HEYECAN

Resim
  Bundan tam bir ay önce Gazete Pencere’deki “Sezen ve Tarkan” başlıklı yazımda paylaşmıştım, hatırlatayım: “Hem Sezen Aksu hem Tarkan mektuplarıyla, şiirleriyle ve şarkılarıyla toplumda bir heyecan dalgası yaratmayı başardılar, her ikisinin de eylemi kendini aşan bir toplumsal enerjiyi ateşledi. Her iki ismin de başarısı duygulara dokunmaları, toplumla duygusal bir bağ kurmaları oldu. Bu da Türkiye’de muhalefetin en önemli eksiklerinden birisi; muhalefetin bugün toplumla heyecana dayalı, duygusal bağı kuvvetli bir ilişkisi olduğunu öne sürmek mümkün değil. Türkiye’de bugün böyle bir siyasi muhalefet bulunmuyor, muhalefet toplumu harekete geçirme gücünden ve becerisinden yoksun”  (Sezen ve Tarkan)  . Bugün bu iddianın metropol illerinde yaşayan seçmen nezdindeki karşılığını paylaşmak istiyorum (1) . Hatırlanacağı gibi, başta CHP ve İYİ Parti olmak üzere altı muhalefet partisi 28 Şubat günü aylar süren bir hazırlık sonrasında Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem Mutabakat M...

SADAKAT

Resim
Müşteri memnuniyeti ve sadakati alanında yürütülen araştırmaların üzerinde hemfikir olduğu temel çıkarımlardan birisi başarılı şikâyet yönetimi çalışmalarının yüksek sadakat ile sonuçlanmasıdır.   Şikâyet yönetimini geniş kapsamlı bir şekilde düşünmekte fayda bulunuyor. Şikâyet yönetimi en basit anlamıyla satın alınan ürün ve hizmet ile ilgili olumsuz bir durum yaşandığında ilgili şirkete farklı kanallardan yazılı ya da sözlü ulaşmayı kapsadığı kadar, sorun yaratan ürün ve hizmeti günlük sohbetlerimizin konusu yapmaya ya da sosyal medya paylaşımlarımızda yer vermeye kadar uzanabilir. Şikâyetlerin şirket tarafından başarılı bir şekilde ele alınması ve bu alanda müşteri beklentilerinin karşılanması ya da karşılanacağına dair adımlar atılması müşterilerin tavsiye mekanizmasını olumlu yönde işletmekte, müşteri sadakatini sağlamakta ve müşterilerin markanın aktif savunuculuğunu yapmalarında öncü rol üstlenmektedir. Üstelik bu mekanizma istisnasız olarak hemen her sektörde benze...

KADIN

Resim
  Perşembe günü yayınlanan yazılarımı genellikle Salı günleri yazıyorum; bugün 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü ya da daha yaygın kullanımıyla Dünya Kadınlar Günü. Gecikmeli de olsa kutlu olsun. TÜİK tarafından geçtiğimiz günlerde yayınlanan 2021 İstatistiklerle Kadın çalışması oldukça ilginç bir veriyle başlıyor; ama ondan önce hemen belirtelim, Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi sonuçlarına göre, ülkemizde 42.252.172 kadın yaşıyor ve kadınlar ülke nüfusunun yüzde 49.9’unu oluşturuyorlar (1) . Dünya nüfusunda ise kadınlar erkeklerden daha fazla. Ülkemizdeki kadın ve erkek nüfus yapısı oldukça ilginç bir denge izliyor. Her ne kadar genel nüfus yapısı yüzde 49.9 ve yüzde 50.1 olarak neredeyse eşit gibi dağılsa da, aslında nüfus yapısı 0 – 59 ve 60 yaş ve üzeri olmak üzere iki ayrı büyük dilim içinde önemli farklılıklar taşıyor. 0 – 59 yaş arası erkeklerin ve 60 yaş üzeri de kadınların çoğunlukta oldukları yaşlar. 0 – 29 yaş grubunda kadınların oranı yüzde 49 iken, 30 – 59 yaş gr...