Kayıtlar

YOKSULLUK

Resim
  Geçtiğimiz senenin sonundan bu yana üzerinde en çok düşünmeye başladığımız, anlamaya çalıştığımız ve tartıştığımız kavramların başında yoksulluk ya da yoksullaşma geliyor. 2018 Ağustos’undan bu yana ne olduğu ve özellikle kök nedenleri üzerinde toplum olarak bir türlü hemfikir olamadığımız ekonomik kriz ne zamanki cepleri sarsmaya ve sofradan bazı şeylerin kalkmasına neden olmaya başladı, siyasi tercihlerimizden bağımsız olarak toplumun çok küçük bir kesimi hariç ezici çoğunluğumuz ülkedeki ekonomik krizin varlığını kabul ettik. Dışarıda uzun bir süredir var olan kriz evlerden içeri girmiş oldu. Bu farkındalık ve kabulleniş yoksullaşma sürecindeki birinci adım oldu. Meselenin ikinci adımda ise yoksullaşma sürecini enflasyon oranının doludizgin yükselmesi ile birlikte deneyimlemeye başladık. Bu öyle bir deneyimleme ki, toplumdaki küçük bir azınlık dışındaki hemen hemen herkes bu süreci yaşıyor, onun bir parçası konumunda. Hepimizin yoksullaşması ayrı bir hikâye anlatıyor ve yo...

HASARLI İLETİŞİM

Resim
  Kemal Kılıçdaroğlu’nun içinde bulunduğumuz ayın başında yapmış olduğu başörtüsü çağrısının yarattığı toplumsal rahatsızlıkları bir önceki yazımda ayrıntısı ile yazmıştım (Altın Tepsi) . O yazının da Kılıçdaroğlu ile ilgili olarak en azından bir süreliğine son yazı olduğunu düşünmüştüm. Yanılmışım. Kılıçdaroğlu toplumsal gündemden kalkmış ve kimsenin konuşmadığı türban meselesini durduk yere gündeme getirirken Meclis’te iktidarın dezenformasyon ve muhalefetin de sansür yasası olarak tanımladığı yasanın maddeleri görüşülmeye başlanmıştı. Bu yasanın ülkenin son yıllarda en çok tartıştığı ve tüm toplumun hayatını derinden etkileyecek yasalardan birisi olduğu tartışma götürmez bir gerçek olarak karşımızda duruyor. CHP Genel Başkanı ve Altılı Masa’nın müstakbel Cumhurbaşkanı adayı Kılıçdaroğlu yine bu yasanın konuşulduğu ve Meclis’te kabul edildiği günlerde ABD’ye bir geziye gitti. Bu gezinin içeriği ve başarılı bir gezi olup olmadığı basında çok tartışıldı, bunları tekrar etmeye g...

ALTIN TEPSİ

Resim
  Kemal Kılıçdaroğlu’nun 3 Ekim akşamı sosyal medya platformlarından yaptığı “Bazı şeyler yürek ister, o yürek benim yol arkadaşlarımda var!” başlıklı, hem kendi partisi hem de iktidar için turnosal kağıdı görevini göreceğini iddia ettiği çağrısından ve sonrasında yaşananlardan dolayı çok rahatsızım.  İçim huzursuz. Kılıçdaroğlu, helalleşme şemsiyesi altına bu sefer başörtüsü konusunu alarak kadınların kılık kıyafeti üzerine yapılan siyasi tartışmaları sonsuza dek bir yana koymak adına bu konuda ertesi gün bir yasa teklifi vereceklerini duyurdu evinde yaptığı çağrıdan. Ertesi gün de üç maddelik yasa teklifini verdi CHP. Özünde kamu kurumlarında çalışan kadınların mesleki gereklilikler dışında kıyafet giymek ya da giymemek gibi bir zorlamaya tabi tutulmalarını engelleyen bir düzenlemeden söz ediyoruz. Benim rahatsızlığım nereden kaynaklanıyor peki?  Bu soruyu kaç kez sordum kendime.  Galiba yanıtı şu: İktidar partisinin (partilerinin) politikalarını ve ülkeyi yöne...

BÜYÜME

Resim
  TÜİK geçtiğimiz ayın (Ağustos) son günü Türkiye’nin 2022 yılı ikinci çeyrek sonundaki büyüme oranını paylaştı; yüzde 7.6. Bu büyüme oranı ile Türkiye G20 ülkeleri arasında üçüncü sırada yer aldı. Türkiye’den daha çok büyüyen ülkeler Hindistan (yüzde 13.5) ve Suudi Arabistan (yüzde 11.8) olarak sıralanırken, İspanya (yüzde 6.3) ve Arjantin (yüzde 6) ekonomileri de bizim ekonomimiz kadar büyüdüler. G20 ülkeleri arasında en az büyüyen üç ülke de Çin (yüzde 0.4) ve Japonya (yüzde 0.2) ile yüzde 4 küçülen Rusya olarak sıralandı. Dünyanın en büyük ekonomilerinden birisi olan ABD yüzde 1.7 büyüme kaydederken, Euro kullanan AB ülkeleri ortalaması da yüzde 3.9 olarak tarihe geçti (1) . Türkiye ekonomisindeki büyümenin motoru açık ara farkla finans ve sigorta faaliyetleri (yüzde 27) ile hizmetler (yüzde 18) oldu. İnşaat ise büyümeden nasibini alamayan, tam tersine ciddi bir şekilde daralma yaşayan bir faaliyet alanı oldu (yüzde 11). Tarım, ormancılık ve balıkçılık da daralma yaşayan bir ...

NEFRETE İNAT, YAŞASIN HAYAT

Resim
  Sabit günlerde yazı yazmanın en önemli sorunlarından biri bazen gündemin hızına yetişememek, bizim gibi gündem arsızı toplumlarda herhangi bir olayın konuşulup hızla bir kenara atılmasının birkaç gün ardından düşüncelerini ve değerlendirmelerini paylaşmak oluyor. Geçtiğimiz Pazar günü Yesevi Alperenler Ocağı Eğitim ve Kültür Yardımlaşma Derneği’ne bağlı Fikirde Birlik ve Mücadele Platformu’nun düzenlendiği LGBTİ+ birey ve sivil toplum kuruluşlarını hedef alan Büyük Aile Buluşması mitingi de bu olaylardan biri. Hatırlayacak olursak, bu miting dört ana hedef çerçevesinde düzenlenmiş bulunuyor: Her türlü kitle iletişim aracında ve ortamında LGBTİ+ varlığının sonlandırılması, LGBTİ+ sivil toplum kuruluşlarının kapatılması, her türlü LGBTİ+ etkinliğinin yasaklanması ve LGBTİ+ varlığının kriminalize edilerek bu alanda bir kanuni düzenleme yapılması. Fikirde Birlik ve Mücadele Platformu’nun bir sonraki hedefi de meseleyi TBMM’ne taşımak. Yaklaşık beş bin kişinin katıldığı söylenen...

TERCİHLER

Resim
  Çok uzun bir süreden beri hepimiz ekonomik bir krizden söz ediyoruz ve bu krizi kendi hayatımıza değdiği noktalarda dile getiriyoruz. Kimimiz hayat pahalılığından, kimimiz enflasyondan, kimimiz işsizlikten ya da işsiz kalma endişesinden, kimimiz de borçlarımızdan söz ediyoruz. Ekonomik kriz günlük hayatımızı ve sözcük dağarcığımızı farklı şekillerde etkiliyor. Bugünlerde dilimizde en çok yurt edinen sözcük ise yoksulluk ya da yoksullaşma. 2018’den beri süregelen ve 2021 son çeyreğinden bu yana da derinleşen ekonomik krizin son zamanlardaki en büyük yansıması bu. Ağustos ayı sonunda açıklanan TÜİK 2. Çeyrek büyüme oranı her ne kadar ilk bakışta pozitif bir görünüm taşısa da rakamların arkasındaki perde biraz aralandığında farklı bir gerçeklik ile karşılaşıyoruz. Türkiye, yüzde 7.6 oranındaki büyüme oranı ile G20 ülkeleri arasında en çok büyüyen üçüncü ülke konumunda bulunuyor. Ancak, çalışanların milli gelirden aldığı payın radikal bir şekilde eridiği gerçeği ile karşılaşınca ...