Kayıtlar

Ekim, 2022 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

YOKSULLUK

Resim
  Geçtiğimiz senenin sonundan bu yana üzerinde en çok düşünmeye başladığımız, anlamaya çalıştığımız ve tartıştığımız kavramların başında yoksulluk ya da yoksullaşma geliyor. 2018 Ağustos’undan bu yana ne olduğu ve özellikle kök nedenleri üzerinde toplum olarak bir türlü hemfikir olamadığımız ekonomik kriz ne zamanki cepleri sarsmaya ve sofradan bazı şeylerin kalkmasına neden olmaya başladı, siyasi tercihlerimizden bağımsız olarak toplumun çok küçük bir kesimi hariç ezici çoğunluğumuz ülkedeki ekonomik krizin varlığını kabul ettik. Dışarıda uzun bir süredir var olan kriz evlerden içeri girmiş oldu. Bu farkındalık ve kabulleniş yoksullaşma sürecindeki birinci adım oldu. Meselenin ikinci adımda ise yoksullaşma sürecini enflasyon oranının doludizgin yükselmesi ile birlikte deneyimlemeye başladık. Bu öyle bir deneyimleme ki, toplumdaki küçük bir azınlık dışındaki hemen hemen herkes bu süreci yaşıyor, onun bir parçası konumunda. Hepimizin yoksullaşması ayrı bir hikâye anlatıyor ve yo...

HASARLI İLETİŞİM

Resim
  Kemal Kılıçdaroğlu’nun içinde bulunduğumuz ayın başında yapmış olduğu başörtüsü çağrısının yarattığı toplumsal rahatsızlıkları bir önceki yazımda ayrıntısı ile yazmıştım (Altın Tepsi) . O yazının da Kılıçdaroğlu ile ilgili olarak en azından bir süreliğine son yazı olduğunu düşünmüştüm. Yanılmışım. Kılıçdaroğlu toplumsal gündemden kalkmış ve kimsenin konuşmadığı türban meselesini durduk yere gündeme getirirken Meclis’te iktidarın dezenformasyon ve muhalefetin de sansür yasası olarak tanımladığı yasanın maddeleri görüşülmeye başlanmıştı. Bu yasanın ülkenin son yıllarda en çok tartıştığı ve tüm toplumun hayatını derinden etkileyecek yasalardan birisi olduğu tartışma götürmez bir gerçek olarak karşımızda duruyor. CHP Genel Başkanı ve Altılı Masa’nın müstakbel Cumhurbaşkanı adayı Kılıçdaroğlu yine bu yasanın konuşulduğu ve Meclis’te kabul edildiği günlerde ABD’ye bir geziye gitti. Bu gezinin içeriği ve başarılı bir gezi olup olmadığı basında çok tartışıldı, bunları tekrar etmeye g...

ALTIN TEPSİ

Resim
  Kemal Kılıçdaroğlu’nun 3 Ekim akşamı sosyal medya platformlarından yaptığı “Bazı şeyler yürek ister, o yürek benim yol arkadaşlarımda var!” başlıklı, hem kendi partisi hem de iktidar için turnosal kağıdı görevini göreceğini iddia ettiği çağrısından ve sonrasında yaşananlardan dolayı çok rahatsızım.  İçim huzursuz. Kılıçdaroğlu, helalleşme şemsiyesi altına bu sefer başörtüsü konusunu alarak kadınların kılık kıyafeti üzerine yapılan siyasi tartışmaları sonsuza dek bir yana koymak adına bu konuda ertesi gün bir yasa teklifi vereceklerini duyurdu evinde yaptığı çağrıdan. Ertesi gün de üç maddelik yasa teklifini verdi CHP. Özünde kamu kurumlarında çalışan kadınların mesleki gereklilikler dışında kıyafet giymek ya da giymemek gibi bir zorlamaya tabi tutulmalarını engelleyen bir düzenlemeden söz ediyoruz. Benim rahatsızlığım nereden kaynaklanıyor peki?  Bu soruyu kaç kez sordum kendime.  Galiba yanıtı şu: İktidar partisinin (partilerinin) politikalarını ve ülkeyi yöne...