Kayıtlar

karamsarlık etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

2023

Resim
  Yeni bir yıla girdik, zaman muhasebe zamanı. Bir önceki yılı nasıl geçirdik, bu yeni yıl hakkında neler düşünüyoruz, neler bekliyoruz? Her zamankinden daha farklı bir yıl bu. Her yeni yıl belirsizlik taşır, öngörülemez, iyisiyle kötüsüyle sürprizlere gebedir. Ancak, ilk günlerini yaşadığımız bu yılın kendine özel çok önemli nitelikleri var.  2023, Cumhuriyet’in 100. yılı. Bu hem kendi içinde çok değerli bir özellik hem de ülkemizdeki cumhuriyet rejiminin ne yöne doğru evrileceğine, bu cumhuriyetin ne tür bir demokrasi ile taçlandırılacağına karar vereceğimiz bir yıldan söz ediyoruz. Hepimizin malumu, cumhuriyet kâğıt üzerinde tanımı son derece net bir yönetim biçimi. Resmi statülerine bakacak olursak, Kuzey Kore de bir cumhuriyet, İran da, ABD de, Rusya da, Almanya da ve tabii ki Türkiye de … Ortak paydaları cumhuriyet olan bu ülkeleri birbirinden ayıran en önemli özellik tüm bu çeşitlilik içinde demokrasinin sahip olduğu doz. Biz de Cumhuriyet’in ikinci yüzyılını kutl...

GENÇLİK VE DUYGULAR

Resim
  İnsan doğasına damga vuran sekiz temel duygu hepimizin bilgi dağarcığının bir köşesinde duruyor. Robert Plutchik’in kavramsallaştırdığı duygu çarkıfeleğine göre sevinç, güven, korku, şaşkınlık, üzüntü, tiksinme, öfke ve beklenti hepimizi birleştiren ana duygular. Bugün Türkiye’nin üzerini yoğun bir karamsarlık perdesi örtmüş bulunuyor; toplum karamsar ve geleceğe umutla bakmıyor. Toplumun %15’ini oluşturan gençler de bu karamsarlığın en önemli taşıyıcılarından. TÜİK verilerine göre,   gençlerin %45’i kendisini mutlu ve %20’si de mutsuz olarak tanımlıyor 2021 Yaşam Memnuniyeti Araştırması verilerine göre. Bir önceki sene mutsuz olanların oranı %14 iken, bir yıl içinde 6 puan birden yükselerek %20’ye ulaşmış bu kesim. Buna karşın geçmiş yıllarda gençlerin çok daha mutlu olduğunu görebiliyoruz aynı araştırmada. Bugün bu araştırmanın 2022 sonuçlarına bakabilsek gençlerin çok daha mutsuz olduğunu göreceğiz. Yakın dönemde yapılan araştırmaların hemen tamamı bu mutsuzluğu bug...

İKİNCİ YARI

Resim
2022 yılının ilk yarısını bitirdik, ikinci yarıya girdik. Tüm araştırmaların ortak bir şekilde gösterdiği gibi bu seneye damga vuran temel konu ekonomik kriz ve hayat pahalılığı oldu; olmaya devam edecek gibi de görünüyor. Günlük sohbetlerin ana malzemesi artan gıda ve içecek fiyatları, akaryakıta ve ısınma kaynaklarına gelen zamlar, geçim sıkıntısı ve azalan satın alım gücümüz. Günlük konuşmalar dönüp dolaşıp aynı sorular etrafında kilitlenip duruyor: ne olacak bu halimiz, nasıl dayanacağız, hayata nasıl devam edeceğiz? Bundan tam bir sene öncesine baktığımızda temel endişe kaynaklarımız el değmemiş gibi aynen duruyor. Üçte ikimiz işimizi/ evimizdeki birisinin işini kaybetmesinden endişe duyarken, dörtte üçümüz de mevcut borçlarımızı ödeyememekten endişeleniyoruz. Geçen yıl haziran ayında her on kişiden sekizi için ekonomik kriz bir endişe nedeniyken, bu sene bu oran her on kişiden dokuza ulaştı. Endişe kaynaklarımız sabit, ama geçen seneye kıyasla geleceğe çok daha karamsar bak...

BORÇ

Resim
Türkiye’de tüketicilerin bugüne ve geleceğe bakış açılarını anlatan, maddi güçlerini değerlendiren çeşitli ölçümleme yaklaşımları bulunuyor. Bu yaklaşımların en önemlilerinden birisi TÜİK ve Merkez Bankası işbirliğinde uzun süredir gerçekleştirilen ve sonuçları her ay açıklanan Tüketici Güven Endeksi isimli çalışma. Bu endeks birçok alt parametreden oluşuyor, ülkenin ve tüketicilerin ekonomik koşullarına ışık tutuyor. Tüketici Güven Endeksi çok uzun süredir negatif bir seyir izliyor ve tüketicilerin karamsar ruh hallerini gösteriyor. Bundan beş sene önce 92 seviyesinde olan tüketici güven endeksi bugün 83’e kadar düşmüş bulunuyor ve hanelerin mali koşullarını gösteren endeks de bu yıllar arasında neredeyse hiç değişmeden aynı kalmış durumda, 75. Tüketicilerin tasarruf etme eğilimini gösteren endeks de içinde bulunduğumuz ay 35’i gösteriyor. Borçlanma eğilimi gösteren endeks ise beş sene önce 33 iken, bu sene 52’ye yükselmiş bulunuyor. Bu endeksler 0 ile 200 arasında değişiyor ve 10...

İYİMSERLİK

Resim
Adettendir, yılın son günlerinde herkesin içini bir yeni yıl heyecanı sarar, yeni yıla dair özel bir kutlama yapsak da yapmasak da içimizi mutluluk ve iyimserlik kaplar. Geleceğe umutla bakarız. Yılı gösteren rakamlardaki bir iki değişikliğin birçok soruna mucizevi bir şekilde dokunacağına ve bizi sorunsuzluğa taşıyacağına naifçe inanırız. Gelecek çekicidir, gelecek gizemlidir, gelecek iyi ve güzel olanın tohumlarını taşır. Kuşkusuz ki, hepimiz yeni yılı özel kutlamalarla karşılamıyoruz, yılbaşı kutlaması hepimizin önemsediği ve gerçekleştirdiği kutlamalar arasında yer almıyor. Kimilerimiz ekonomik nedenlerle, kimilerimiz de dini gerekçelerle yeni yıl kutlaması yapmıyoruz. Kutlama yapanların çoğunluğu da yeni yılı evlerinde aileleri ile birlikte karşılıyor. Bu sene pandeminin de etkisiyle yılbaşı kutlamaları tamamen iptal edildi ve evlerimizle sınırlandı. Ancak, evlerimizde bile özel bir kutlama yapmaya çok fazla isteğimiz ve hevesimiz yok. Yeni yılın gelişini kutlasak da kutlamasa...